Sağlık
Sağlık Turizmi-İnsan Hakları Hukuku İlişkisi Üzerine
Türkiye’nin sağlık turizminden aldığı payı arttırmak istediği, Sağlık Bakanlığı bünyesindeki Sağlık Turizmi Daire Başkanlığının bu amaçla çeşitli çalışmalar yaptığı biliniyor. Bu çalışmaların bir sonucu olarak, “Uluslararası Sağlık Turizmi ve Turistin Sağlığı Hakkında Yönetmelik” 13 Temmuz 2017 tarih ve 30123 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Sağlık turizmi hizmeti veren sağlık tesisleri ile aracı kuruluşların, Yönetmelikte öngörülen ayrıntılı yetkinlik standartlarını karşılaması gerekiyor. Bu standartları karşılamayan tesis ve aracı kurumlara yetki belgesi verilmeyeceği gibi daha önceden yetki belgesi alanların belgesi de bir yıllık geçiş döneminin sonunda geçerliliğini kaybedecek.
Yönetmeliğin yayımlanması sağlık turizmi hizmetinin sunulması ve düzenlemesi bakımından önemli olmakla birlikte sağlık turizmi ve turist sağlığının tabi olacağı hukuki rejimin belirlenmesi açısından yeterli değil. Zaten sağlık turizmi çok çeşitli ve farklı hukuk alanlarını ilgilendiren hukuki sorunlar doğurduğundan bunların bir yönetmelikle çözülmesi beklenemez. Ancak sağlık turizmin ortaya çıkardığı sosyal ve hukuki sorunlar henüz kapsamlı hukuki incelemelere konu olmamıştır, literatürde bu konuda büyük bir boşluk bulunmaktadır.
Bu bağlamda sağlık turizmi- insan hakları kesişimi özel önem arz etmektedir. Sağlığın bir kamu hizmetinden ticari faaliyetin konusuna dönüştüğü son yıllarda, sağlık turizminin insan hakları hukuku çerçevesinden tartışılması ve tabi olacağı standartların belirlenmesi gerekmektedir. Bir dizi insan hakkıyla yakından ilişkili olan sağlık turizmi, sağlık hakkıyla da birçok noktada temas etmektedir. Aşağıda linki verilen makalede, genel resim olarak sağlık turizmi-insan hakları ilişkisi ortaya koyulmaya çalışılırken özellikle sağlık turizminin sağlık hakkı kapsamında korunmasının temellendirilmesi denenmekte ve hizmet sağlayan devletteki bireylerin sağlık hakkının bu turizm faaliyetinden olumsuz etkilenmesi olasılığı irdelenmektedir.
SAĞLIK TURİZMİ İNSAN HAKLARI HUKUKU İLİŞKİSİ ÜZERİNE BAŞLANGIÇ NOTLARI
Passolig ve Kişisel Veriler
Son günlerde Türk futbol dünyasının finansörü rolüne bürünen Aktif Bank‘ın Passolig uygulaması, haberlere göre hem vaadettiği karaborsayı bitiremedi hem de tribünlerin boşalmasına sebep oldu. Tribün kapatma cezasını kaldıracağı ileri sürülen Passolig son sürat toplu cezalandırmanın bir aracı olarak tribündeki herkes hakkında yaptırım uygulanmasına olanak sağladı.
Uygulama taraftarların kişisel bilgilerinin etrafa saçılmasına (sponsorlar, Çalık Holding’in yabancı iştirakli şirketleri, İçişleri Bakanlığı, Maliye Bakanlığı, kulüpler, TFF, Bankalararası Kart Merkezi, MasterCard vb…) olanak sağlayacak şekilde kurgulandı ve uygulanmakta. 7 yaşındaki çocukların dahi rızaları alınarak (!?) dahil olduğu bu sistem hakkında Doç. Dr. Burak Gemalmaz ve Arş. Gör. Doğukan Bora Savaş’ın birlikte hazırladıkları Kişisel Verilerin Korunmasıu Bağlamında E-Bilet ve Passolig başlıklı tebliğe aşağıdan erişebilirsiniz.